- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

29 Ekim Cumhuriyet Bayramınızın 89.Yıldönümü Kutlu Olsun

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın 89. yılı tüm ulusumuza kutlu olsun.

*

Cumhuriyet egemenliğin bir tek kişinin elinde

olmadığı ve oy hakkına sahip seçilen temsilciler eliyle yasalara uygun

biçimde kullanıldığı yönetim biçimidir.

 

Demokrasi ve Cumhuriyet kavramları birbirine

karıştırılmamalıdır. Cumhuriyet bir biçimi, demokrasi ise içeriği ifade

eder. 1982 Anayasası'nda "Türkiye Devleti bir Cumhuriyet'tir."  ifadesiyle

yetinilmemiş Cumhuriyetin nitelikleri başlığı altında Türkiye Cumhuriyeti

"..demokratik,laik ve sosyal bir hukuk devletidir" denerek Cumhuriyetin

içeriği de belirtilmiştir.

 

Türkiye Cumhuriyeti'nin ilan edildiği günün 29 Ekim

1923 yıldönümlerinde kutlanan ulusal bayramımız 19 Nisan 1925'te 628 sayılı

Cumhuriyet'in ilanına Müsadif 29 Teşrinievvel Gününün Milli Bayram Addi

hakkında Kanun ile kabul edildi. Bu yasayla 29 Ekim günü Türkiye içinde ve

yurt dışındaki temsilciliklerde ulusal bayram töreni yapılacağı hükmü

getirildi.21 Nisan 1925 tarihli ve 1905 sayılı Milli ve Sair Bayramlarda

ifa olunacak merasim hakkındaki talimatname ile de kutlamaların

düzenlenmesine ilişkin ilkeler belirlendi.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın 89. yılını her zaman

olduğu gibi bu yıl da ulusça onurla, gururla ve coşkuyla kutladık. Ulu

önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk ulusuna armağanı olan Cumhuriyet'i ve

Cumhuriyet'in bizlere getirdiği bütün kazanımları sonsuza kadar koruyacağız

ve yaşatacağız.

 

 

 

EN BÜYÜK TÜRK DEVRİMİ OLAN CUMHURİYET ULUSAL

GÜNEŞİMİZDİR!

 

* *

 

Türk ulusunun gerçek kurtuluşu, yaşam felsefemiz ve

varlık nedenimiz olan Atatürk ilkeleri ile sağlanmıştır. Devletin anayasal

niteliklerini dokuyan Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık,

Devrimcilik, Devletçilik ve Laiklik başlıcalarıdır.

 

Bilindiği üzere Türkiye'de Cumhuriyet yönetimine 29

Ekim 1923 tarihinde geçilmiştir. Ancak 23 Nisan 1920 tarihinin, Cumhuriyet

yönetiminin de fiili başlangıcı olduğunu söylemek gerekir.

 

23 Nisan 1920'de "Egemenliğin kayıtsız şartsız

ulusa ait olduğu" ilan edilmiş. Ulusun seçtiği TBMM'nin denetimindeki

hükümet ulusun kaderini belirlemek üzere çalışmaya başlamıştır.1 Kasım 1922

gecesi halifelikle saltanatı birbirinden ayırmış ve daha sonra da

kaldırmıştır.

 

Cumhuriyet'in ilanından sonra halifenin iktidar

odağı haline getirmesi için çalışmalar başlayınca 3 Mart 1924 tarihinde de

halifelik kaldırılmıştır. Bu aşamalardan geçerek kurulmuş olan Türkiye

Cumhuriyet'i tarihimizdeki en önemli dönüşüm noktasıdır. Cumhuriyet, ulusun

vatan ve hukuka sevgisi ve içten bağlılığı ile yaşatılmalıdır. Bu nedenle

Cumhuriyet'e hayat veren damarların başında demokrasi gelir.

 

Bunun içindir ki; Türk vatandaşı olarak Türkiye

Cumhuriyet'ini çok iyi kavramalı ve sahip çıkmalıyız diyorum. Şu an da

üzerine bastığımız her karış topraklarımız Cumhuriyet'in kurulması için

onurla mücadele eden şehitlerimizin kanlarıyla yıkanmıştır. Nur içinde

yatsınlar, mekânları cennet olsun.

 

Türk ulusu olarak başta Atatürk ve silah

arkadaşlarına, şehitlerimize, gazilerimize şükran borçluyuz.

 

Atatürk; Türk gençliğine inanmış, güvenmiş ve

ülkemizi onlara emanet etmiştir. Bütün ulus olarak büyük-küçük herkesin

Atatürk'ün Büyük Söylevi'ni, Erzurum ve Sivas Kongreleri'nin kararlarını

mutlaka okumamız gerekir diye düşünüyorum. Aksi halde gençlerimizi son

yıllarda birileri tarafından kulaktan dolma yanlış bilgiler ile aydınlığa

değil karanlığa sürüklemeye çalışanlar vardır(!).Türk ulusu olarak buna

asla fırsat vermemeliyiz.

 

Ne yazık ki yeni kuşak gençlerimiz içerisinde

Cumhuriyet'in anlamını ve önemini yeteri kadar kavrayamayan halen büyük

çoğunluk vardır. Elbette bunun tek nedeni gençlerimiz değil; aile ve

eğitimcilerin çocuklarımıza milli ve manevi değerlerimizi yeteri kadar

veremediğindendir. Çünkü milli ve manevi değerlerin temeli çocukluk

döneminde başlamalı, öğretilmeli ve sevdirilmelidir. Bizler bu duyguları

çocukluğumuzda yaşadık ve halen de yaşatıyoruz.

 

Cumhuriyet'imizin 89.Yıldönümünü bugün Sivas'ta

muhteşem  bir tören ile  coşku ile  kutladık. Töreni izlerken

çocukluğumdaki ve halen yüreğimdeki  hiç tükenmeyen milli sevgimi ve

coşkumu yaşadım. Başka illeri bilmem ama Cumhuriyet'in temellerinin

atıldığı Kongre Müzemiz önünde gerçekleşen töreni Sivas'ımızda halkın

katılımıyla coşku ile  yaşamak çok güzeldi. Temennim Cumhuriyet sevgisi ve

coşkusunun 90. yıldönümünde ve sonsuza kadar  yaşatılmalısıdır. Uluönder

Atatürk'ün bizlere en büyük armağanı olan Cumhuriyet sonsuza kadar

yaşayacak ve yaşatılacaktır.

 

 

Bugün Cumhuriyet Bayramı töreninde   dikkatimi çeken

tek konu öğrencilerin geçiş töreninde ki yürüyüşleri çok

zayıf,uyumsuzdu,oysa  daha canlı ve coşkulu olabilirdi. Ne yazıkki

öğrencilerde Cumhuriyet coşkusu ve heyecanını fazla göremedim.Sanırım biz

eski kuşaklardaki coşku yeni kuşaklarda çok ama pek çok azınlıkta.İşte buna

üzüldüm.  Bunun için eğitimcilerimize çok görev düşüyor. Öğrencileri daha

ciddi ve disiplinli bir şekilde törene hazırlamaları, onlara milli

duyguları vermeleri, Atatürk ve Cumhuriyet sevgisini,milli ve manevi

duyguları  çok daha fazla kazandırmaları  gerekiyor diye düşünüyorum.

 

 

 

Bağımsızlığın, Özgürlüğün, Ulusal Egemenliğin,

Müdafaa-i Hukuk ruhu ve Kuvayi Milliye ateşi ile kazanılan Ulusal Kurtuluş

Savaşı'nın sonucu; Laik ve Demokratik Cumhuriyet'in aydınlanması,

çağdaşlığın temeli 4 Eylül Sivas Kongresi ile Sivas'ta atılmıştır. Bir

Sivaslı olarak onur duyuyorum.

 

***

BENİM NAÇİZ VUCUDUM

 

ELBET BİRGÜN TOPRAK OLACAKTIR.

 

FAKAT TÜRKİYE CUMHURİYETİ

 

İLELEBET PAYİDAR KALACAKTIR...

 

Mustafa Kemal ATATÜRK

 

 

CUMHURİYET BAYRAMIMIZIN  89.YILDÖNÜMÜNÜ

SİVAS'TA COŞKU İLE KUTLADIK.

 

 

SABİHA SERİN