content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

26 Nis

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Tatsız Geçti!

Öyle veya böyle, bunun adına siz ne derseniz deyin; ALIŞT(IRILD)IK artık!

Umursamaz olmaya,

Kör olmaya,

Sağır olmaya,

Dilsiz konuş(a)maz olmaya alıştık...

Başbakan ERDOĞAN doğru söylüyordu aslında! "Konuşulmaz, yaşanır" diye... "Sindire sindire"...

Evet... Konuşulmuyor zaten.

 

Dalaman'da çöp konteynırına atılmış çerçeveli ATATÜRK resimlerinden tutun, Didim'de bazı sivil toplum kuruluşları (ki bunun içerisinde seçime giden bir Odamız da var) ve bazı siyasi partiler, işyerleri, evler, ofisler bayrak asma zahmetinde bile bulunmadılar...

Oysa daha geçen yıl boy boy bayrak asma  yarışına girilmişti!

Atatürk Posterleri asılmıştı!

Törende Milli Eğitim Müdürü çelenk bırakmıştı geçen yıl. Tek çelenk. Amma en azından Kaymakam bulunmuştu! Stadyumda Bayram tam anlamıyla kutlanmıştı. Zira Kaymakam başta olmak üzere protokolün tüm üyelerinin iştirak etmediği bayramlar, toplantılar, şenlikler, ANLAMSIZDIR. Evet tek kelimeyle anlamsızdır. Bu anlamda 23 Nisan yetim bırakılmıştır, öksüz bırakılmıştır..

Ne oldu?

İşte dediğim oldu!

Tabii ki alıştık... Alıştırıldık..

Tabii ki artık kanıksadık...

Kendimizi aldatmaya gerek yok!

Daha dün 1, bu gün 2,

Bunlar oluyorsa ve KRALDAN ZİYADE KRALCILAR  "hodri meydan" dercesine bayrak asmıyor, poster asmıyor, yürüyüşe iştirak etmiyor, etkinliklere katılmıyor iseler, geçmiş olsun el fatiha...

Amma çaresi var!

Çareler tükenmez...

Benim naçizane fikrim, Yurt genelinde BDP ve AKP belediyeleri neler yapıyor bilemiyorum amma CHP dahil tüm siyasi partilerin  özellikle belediyemizin bu önemli günlerde heyecanı doruğa çıkarması gerekiyor.. Davullu - zurnalı... Etkinlik üstüne etkinlik... Türkülü, şarkılı eğlence üstüne eğlence düzenlemesi gerekiyor. Tamam Barış Şenlikleri'nin bir formatı var! Onun dışına çıkılmıyor olabilir, amma bayramların formatı yok.

 

Sözün Özü!

Önümüzde 19 Mayıs var.

 

Bırakın protokol gelmesin. (Onlar emir kulları) Hükümetin emrine, tebliğine uymak zorundalar. Amma yerel yönetimler ve siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları olarak halkla bütünleşerek  gençliğe hitabeden eğlenceler, yarışmalar, çeşitli tiyatral etkinlikler yapılabilir.

 

Çocukluğumuzu 23 Nisan'da, Gençliğimizi 19 Mayıs'ta, Zaferimizi 30 Ağustos'ta doya doya yaşayabilir, yaşatabilir, 29 Ekim'de de FİNAL yapıp, 10 Kasım'da taçlandırabiliriz.  Hiç bir engel yok. Yeter ki isteyelim.

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank