content

02 Oca

Vali’nin Cevabına Muhtaç Soru…

Vali,  devletin temsilcisi, hükümetin görevlisidir.

Gazeteci,  milleti ilgilendiren konuları toplar, haber yapar.

Vali ile  gazeteci birbirini tamamlar.

İyi  ilişkilerle kamu adına çalışır, bazı bilgileri  paylaşırlar.

***

untitledİzmir’de  çok vali ile çalıştık, kendilerini tanıdık.

***

Mesela…

Turgut Eğilmez, sert bir bürokrat  gibiydi.

Ama  gazeteciyi arabasına alırdı.

Necdet Calp, kapısı her daim  açıktı.

Çaycısı  boş durmazdı.

Hüseyin Öğütcen; gazetecisiz  bir yere gitmezdi, “ Neyim var ki saklayayım?”  derdi.

Buraya  kadar olanları rahmetle anıyoruz.

Vecdi Gönül’ü telefonla ara, 15  dakika sonra mutlaka geri dönerdi.

Nevzat Ayaz,  Gazeteciler Cemiyeti Başkanı rahmetli  İsmail Sivri’ye derdi ki; “ Varsa şikâyet, lütfen benim adıma  hallet”

Kutlu Aktaş, validen öte  arkadaş.

Her Salı  günü aksatmaksızın halk günü yapar.

Derdi  olanı dinler, çözerdi.

Otur  yanına o konuşurken, sen olayları öğrenirdin.

Gizlisi,  saklısı olmazdı.

Kemal Nehrozoğlu  Valim, toplantı öncesi gazetecilere bakar, “Eksiğimiz var mı” diye  sorardı.

Aladdin  Yüksel, bir yere gidecek mi, önce basın arabası  hazırlanırdı.

Yusuf Ziya Göksu’nun  adeta cebinde basın kartı eksikti. Meslekten biri  gibiydi.

Oğuz Kaan  Köksal, diğerlerine oranla kapalıydı ama uzak durmaz, soruyu  cevapsız bırakmazdı.

Cahit  Kıraç,  gazetecilerle tavla bile  oynardı.

***

İzmir’in son valisi Mustafa  Toprak.

Sosyal,  konuşmayı seviyor, her telden, her demden fikrini beyan  ediyor.

Ama  hakkındaki iddia ilginç.

***

Eğer bir gazeteci kendisiyle görüşmek  isterse…

Önce  vilayete başvuracak.

Kendine form verilecek, doldurulması  istenecek.

Adı,  soyadı, gazetesi, adresi, telefonu…

En son  altına önemle yazılacak.

“ Şu konuda, böyle bir sorum  var…”

Görüşmek  için randevu istediği tarihi bildirilecek.

Anlaşılıyor ki…

Uygun  görülürse, gazeteye karşılık verilecek.

***

Şakası bir  yana…

Dört aydır bu yöntemle bekleyen  gazeteciler varmış.

***

Demokrasinin eşiği, beşiği İzmir’in Valisi Mustafa  Toprak…

Samimiyetle bu iddiayı  cevaplandırmalıdır.

Yanlışsa; gazetecilerin  asparagasıdır.

Doğruysa; yapılacak bir şey  yoktur.

***

Yoktur,  çünkü…

Basın,   artık demokrasinin dördüncü kuvveti  değil…

Gücü, cemiyetiyle resmen  tırışkadır!

***

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank