content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

21 Oca

Reina Saldırganına İşkence Yapılmasını Önerenlere Karşıyım!

“Savaş ölünce değil, düşmana benzeyince kaybedilir.”

Reina saldırganı yakalandı.
Aman allahım…
Sosyal medyada herkes işkenceci…
Mübarek herkes işkence merkezi oluşturmaya aday…
Nasıl işkence yapacaklarını anlatıyorlar.
Nasıl tecavüz edileceğini açıklıyorlar.
Böyle bir toplumdan korkulmaz mı?
Toplumu kamplaştırmanın, ötekileştirmenin şiddete tapanlar tarafından nasıl ayrımsız cehenneme çevrileceğini anlayamıyor musunuz?
Herkes katil olana işkence yapılmasını onaylıyor.
Hatta işkence yapmaya aday olduğunu     söylüyor.
Bunları duyunca sizde bu koraya katılıyor ve çoşkuyla destekliyor musunuz?
Aman allahım… Yanıbaşınızdakileri ve toplumu bunlardan acilen korumak lazım…
Ne farkları var, PKK’lı, İŞİD’li, DHPKC’li bir teröristen…
Farkları şimdilik ellerine silah almamak, canlı bomba düzeniğini üzerilerine takmamaları… Bir terör örgütüne üye olmamaları…
Bilin ki, bunlar gelecekte bir terör örgütünün potansiyel yandaşları…
Aynen Reina saldırganı gibi…
Nereden çıktığını zannediyorsunuz o katilin, teröristin, caninin…
O da bir zamanlar çocuktu…
Sonra…
****
Bu tipler sadece katiller için işkence yapılmasını, öldürülmesini istemiyorlar.
Bunlar aynı zamanda, öteki gördüğü için, işkenceci olmaya, katil olmaya hazırlar.
Ne de olsa herkesten daha çok devletini, milletini seviyorlar…
Sevgilerinin sonucu katil olmak.. İşkenceci olmak.. Hem de gönüllü…
Bu tiplerin ailelerinde neler yaşandığını…
Evlerinde neler yaşandığını tahmin edebiliyor musunuz?
Bu işkence yapmaya hazır olduklarını söyleyenlerin, Reina saldırısında ölenler arasında yakını olduğunu mu zannettiniz…
Hayır… Yakınları da değiller.
Sadece zalim olmaya aday insanlar(!)
Hem de zalime karşı olduklarını söyleyerek…
Onlarca yıl önce ekranlara,
gazetelere boy boy çıkartırıldı…
Toplumda aslında derinde var olan başka ruh hali yeniden boy göstermeye başladı.
70, 80 ve 90’lı yıllarda televizyonlara terörist olduğu iddia edilen insanlar çıkartılırdı.
Elleri kolları kırık…
Yüzleri dağıtılmış…
Suç aletleri arasında kitaplar gösterilirdi…
O zamanlar sosyal medyada yoktu…
Demek ki, ne çok takdir görürmüş, toplum tarafından, bu görüntüler.
Kendisinden görmediği insanlara, işkence edildiği için emniyet güçlerine ne çok derinden derine teşekkür edilirmiş…
Sosyal medya çıktı ortaya da, toplumun içindeki zalimliği görmeye başladık. Yüzleşiverdik kendimizle…
****
Kim olursa olsun…
Hangi nedenle olursa olsun…
İnsanlara işkence edilemez…
İster suçlu ister suçsuz olsun…
İçinizdeki zalimi, işkenceciyi, içinizdeki şiddetseveri kusamazsınız…
Burası bedevi devleti değil.
Burası petaganyo devleti değil.
Burası Afrika’daki diktatör devletcikler değil.
Eksiği ile fazlası ile…
Yetersizliği yeteri ile bir hukuk devleti.
Suçlu diye işkence yapamazsınız.
Suçlu diye ölümüne dövemezsiniz.
Linç etmeye kaltığınızda suçluları polis nasıl koruyorsa, suçlu olduğu belli olanı da belli olmayını da gözaltına aldığında koruyacak.
Gözü gibi bakacak.
Hukuka saygılı olacak…
Cezasını yargı yerine kendisini vermeyecek.
Herkes görevini yapacak.
Devleti yönetenler de buna izin vermeyecek.
Katile karşı çıkmak, lanet etmek başka bir şey, işkenceyi savunmak başka bir şey…

Reina saldırganı ile ilgili çok bilinmeyen var!
Reina saldırganıyla ilgili bizim de sorularımız var.
Canlı bomba olmak istemişte düzenekler gelmemiş!
Sonra Taksim’de eylem yapmak istemiş de yapamayınca daha önce tespit yapılan Reina’yı hedef almış.
Canlı bomba olmak isteyen saldırgan, oradan canlı çıkmış…
Yetmemiş hücre evi basıldığında çatışmaya bile girmemiş.
Hepsini doğru kabul ediyorum.
Ancak şunu da sormak gerekiyor.
Bir yıldır Türkiye’de olan saldırganın     İstanbul’daki tüm hücre evlerini bilmesi ilginç değil mi?
Bu onun sıradan bir İŞİD’ci olmadığını     gösteriyor.
Yetmez Türkçeyle beraber 5 dil bilmesi kendisini daha da ilginç kılıyor.
Yetmez, karısı ve oğulları ile Türkiye’ye gelmesi hem de canlı bomba için gelmiş biri için oldukça ilginç.
Karısı karısı, çocukları çocukları olmayabilir.
Dünyanın her yerinde gizli-illegal terör örgütleri istihbarat kuruluşları tarafından kolayca kullanılabilir. İçerisine sızılabilir.
Dünyanın 110 ülkesinden katılanı olan İŞİD’in  küresel bir terör örgütü olduğu gayet açık.
Katılımın açık olduğu örgüte sızmanın da çok kolay olduğunu ifade etmek isterim.
Hemd e en tepeye kadar çıkmak mümkündür.
Hücre evinde 197 bin dolar olması ayrı araştırılması gereken bir şeydir.
Asıl olan ise İŞİD hücre evlerinin bugüne kadar açığa çıkarılmaması da ilginçtir.
****
Şunu kabul etmek gerekiyor.
Türkiye’nin Suriye’de İŞİD ile mücadele etmesi, göğüse göğüse çarpışması mücadeleyi çok farklı bir boyuta taşımıştır.
Bugüne kadar İŞİD’e katılmak için dünyanın her tarafından gelen 70 bin kişi yakalanmış ve geri gönderilmiş.
Bu sayı olağanüstü bir sayı.
Sonuçta bu gelenleri karşılayanlar var.
Hücre evlerinde bekletenler var.
Geçişlerine yardımcı olanlar var.
Bunların ihtiyaçlarının karşılanması için kaynağa ihtiyaç var.
Bunlar içeriden destek almadan yapılamayacak şeylerdir.

Son söz: Sonuç olarak İŞİD’ci olan Reina saldırganına işkence yapılmasını, işkence yöntemlerini, çocuğunun konuşturulmak için kullanılmasının önerilmesini kabul etmiyorum. Düşmanına benzeyenler kaybederler. Bu gerçeğin de bilinmesini isterim. Gönüllü işkenceci, katil olmaya aday olanlara da söylenecek şudur; Allah sizden, yakınlarınızı ve bu toplumu korusun. Amin…

Etiketler :

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank