content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

05 Eki

İç Girişimcilik

Hayalperest herhangi bir kişinin ya da kişilerin yaptığı iştir. Bu kişiler yenilik yaratmak için sorumluluk üstlenmişlerdir. Bu kişiler yaratıcı veya mucit olabilir ancak daima bir fikri ya da düşünceyi kârlı bir gerçeğe dönüştürebilen hayalperestlerdir. Peter Drucker  (1985)

Girişimcilik bir ülkenin ekonomik ve sosyal itici gücüdür. En çok da ekonomik kaynak ve istihdam oluşturmanın en etkin yöntemidir dersek yanılmış olmayız. Bu noktada özellikle gençleri ve yeni yetişecek nesilleri daha ana okulundan itibaren girişimcilik ile tanıştırmalıyız. Aslında tanıştırmanın ötesine geçerek bu misyonla büyütme gereğimiz var ülke olarak… Çünkü girişimcilik ülkelerin kaderini belirleyen faktörlerin en önceliklerindendir. Bugün ekonomisi güçlü olmayan ülkelerin nasıl bir ekonomik sıralama içerisinde olduğu ve yoksulluk ile beraber ülkeleri hakkında söz sahibi bile olamadıkları herkesin malumu !

Bunun için çekirdekten girişimci yetiştirmeliyiz. Girişimciliğin önemi ortada… Peki herkes girişimci olabiliyor mu? Ya da daha net sormamız gerekirse herkesin girişimci olması koşullar nedeniyle mümkün mü? Maalesef bazen finansal kaynak yoksunluğu, bazen hayat koşulları veya daha başka başka birçok nedenden dolayı herkes girişimci olamıyor. O zaman karşımıza iç girişimcilik dediğimiz kavram çıkıyor. Özellikle ticari amaca dönük olan yeni bir fikrin, altın çağını yaşadığı bir zaman dilimde yaşadığımızın bilincinde olmamız gerekiyor. Özellikle de işletmelerin… Artık eski iş yapış yöntemleri ve fikirler ile istenilen başarıyı elde etmek imkânsız durumdadır bunu kabul edelim.  Bu sebeple iş potansiyeli yüksek, hayalini gerçek dünyanın parasal çıktısına dönüştürebilecek derece hayalperest, cesaretli çalışanların ödül ve teşvikler ile desteklenerek; firmaya kar getirecek fikir üretimlerinin sağlanması için işletmelerin tüm koşulları oluşturmaları gerekiyor. İç girişimcileri, işletmenin örgüt kültürü içerisinde girişimsel özellik gösteren bireyler olarak tanımlayabiliriz. Yeni fikir, proje üretme ve uygulayabilme potansiyelleri yüksektir. İç girişimcilik, çift taraflı kazanç sağlamanın en güzel yoludur. Çünkü bu şekilde hem firma hem de iç girişimci dediğimiz çalışan kazanç elde etmektedir. İç girişimcilik, çalışan ve işletme sahibinin kazanım içerisinde olduğu; girişimciliğin içerisinde girişimcilik olarak da tanımlanmaktadır.

Özellikle kurumsal şirketlerin iç girişimcilik üzerinde ciddiyetle durması ve çeşitli teşvik stratejileri geliştirmesi zorunlu bir konu dersek abartmış olmayız. Kurumsal şirketler, şirket bünyesinde bulunan çalışanları adeta bir kâşif gibi arayışa girmeli ve şirket politikalarını bu yönde geliştirmelidir. Bunun için fikir cini ya da fikirbaz gibi tanımlar ile nitelenen mevcut çalışanlarına yönelmeleri ve bu potansiyele sahip kişileri mümkün olduğunca firma bünyesinde bulundurmaları yararlarına olacaktır. Şirketler bunu hayatta kalabilmek için yapmak zorundadırlar. İç girişimciliğin şirkete katacağı en büyük değer şirketin ömrünü uzatacak yeni fikirler, ürünler ile katma değer sağlanması olacaktır. Burada önemli nokta şirketin iç girişimciliği beslerken üretilen yeni fikir ve projelerin işletmeye mal edilebilmesini sağlamaları gerekmektedir. Aksi takdirde rakipler tarafından üretilmiş fikirlerin bir ürün veya hizmet olarak hayata geçtiğini görmeleri kaçınılmaz olacaktır.

Çalışanlar açısından da iç girişimciliğin maddi ve manevi olmak üzere çeşitli kazanımları vardır. Bunlar; girişimci olmak için kendisine uygun zemin ve imkânı bulamayan çalışanlar iç girişimcilikle bir nebze girişimcilik ruhunu dinamik tutmuş olacaklardır. Üstelik maddi-manevi ve hukuki yükümlülük altına girmeden şirket güvencesi altında olarak...Ayrıca çeşitli teşvik ve ödüller kazanmak da motivasyonlarını arttıracaktır.

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank