content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

25 Eki

FETÖ’nün 40 yıllık altın nesli!

Dün gazetemizin manşetinde “FETÖ ÇEMBERİ” manşetiyle haberimiz yer aldı. Büyükçekmece Sanayici ve İşadamları Derneği KHK ile kapatılan bin 125 dernek arasında bulunuyor. Derneğin Kurucu Başkanlığını

Ömer Faruk Kavurmacı yapmış. Onursal Başkanı Tüzük gereği FETÖ davasından aranan eski Büyükçekmece Kaymakamı İsmail Gündüz. Derneğin en son Başkanı ise Abdullah Yılmaz.
Ancak dikkat çeken bir husus var. İsmail Gündüz’den sonra göreve gelen kaymakamlar derneğin onursal başkanı olarak hiç görev yapmamışlar.
****
Derneğin açılışını dönemin Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı yapmış.
BÜYSİAD’ın düzenlediği etkinliklere AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, eski İl Başkanı – İstanbul Milletvekili Aziz Babuşçu gibi isimler katılmış.
Dernek üyeleri ise Büyükçekmece’nin tanınmış işadamlarından, esnaflarından ve sanayi kuruluşlarından oluşturulmuş. Amaç, derneğin etkinlik alanını, saygınlığını büyütmek.
Aynı zamanda FETÖ’nün tüm meslek gruplarıyla ilgili yürüttüğü çalışmanın bir saç ayağı.
Türkiye’nin tüm toplumsal yapısını ve devleti bir örümcek ağı gibi örmenin aracı aynı zamanda STK’lar. Türkiye genelinde bin 125 dernek kurulmasının anlamı bu…
****
Şunu kabul etmek gerekiyor. FETÖ devletten daha iyi örgütlenmiş diyeceğim ama aynı zamanda onu da tasfiye eden devlet. Ancak 40 yıllık bir organizasyonun devleti adım adım nasıl ele geçirilebileğine yönelikte dünyada ki galiba tek örnek.
Düşünün, altın nesil belirleniyor. Evler kuruluyor, okullar kuruluyor, dershaneler kuruluyor buralardan yetişen gençler devletin en önemli kademelerine bilinçli olarak yönlendiriliyor. Sonra FETÖ bunları örgütleyerek, devletin ve toplumun en önemli merkezlerine yerleştiriyor.
****
Görülen o ki, FETÖ’yü organize eden akıl resmen yeryüzündeki tüm örgütleri incelemiş. Farklı özelliklerini kopyalamış, rehber edinmiş ve hayata geçirmiş.
Çekirdek kadro belirleniyor, bu kadro özel yetiştiriliyor. Sonra aşamalı bir şekilde sonradan, gelecek neslin nereye yerleştirilebileceğine yönelik olarak devlette yer kapıyor.
Devlete yerleşen, iş yeri kuran cemaatin yetiştirdiği kadrolar ise her ay aidat ödüyor. Kendileriden sonra gelecek altın neslin yetişmesine katkı sunuyorlar. Aynı zamanda büyük kaynakların oluşturulmasına katkı sağlanılıyor. Bu paralar büyük sermaye gurupları için kullanılıyor. İş adamlarının önleri açılıyor.
****
Bizzat cemaatin imamları tarafından kurulan, toplumun tüm kesimlerinin içerisinde bulunmasına azami dikkat edilen STK ve meslek örgütleri aracılığı ile iç ve dış kamuoyunda olumlu algı yaratılıyor.
Görsel ve yazılı medya kuruluşları oluşturuluyor.
Bunların içersine toplumda saygınlığı olan entellektüel isimler dahil ediliyor.
Ne  de olsa, cemaat islamın olumlu ve modern yüzlerini temsil ediyor!
Zamanı geldiğinde uyandırılacak olan elamanlar, devlete yerleştikten sonra kendilerini gizlemeleri isteniyor.
Kimileri içki içiyor, farklı kuruluşlarda zamanı geldiğinde görevini yapacağı güne kadar cemaatle ilişki kurmuyor.
Eşlerini farklı seçiyor.
Çocuklarını cemaatin okullarına göndermiyor.
Cemaatten uzak duruyor.
Zamanı geldiğinde kendisine verilecek görevi bekliyor.
Aynı bir istihbarat örgütünün titizliği ile hazırlanılıyor.
Bu isimlerin kimilerinden belki sadece bir kez görev istenecek günü geldiğinde.
O da altın vuruş olacak.

FETÖ örgütlenmesi bir parti
değil hareket gibi…

Bir parti gibi değil, toplumun her hücresine girecek bir hareket tarzında örgütlenmişler.
Tüm siyasi partilere eşit mesafede durarak, tüm partilere sızmaya çalışmışlar.
En çok da, 2001 yılında kurulduktan sonra ve 2002’de iktidara geldikten sonra AK Parti’ye sızmışlar.
Doğal olarak AK Parti 2002’de iktidara geldiğinde devletin içersindeki hazır muhafazakar kadrolardan yararlanmış. Desteklemiş, önlerini açmış.. Çünkü devletin içerisinde güvenebileceği bir yapı yok.
Var olan devletin ve resmi ideolojinin kendisine karşıyken, herkes sonunu getirmek isterken işbirliği yapabileceği tecrübeli, devlete sızmış, hazır kadroların; polisten, askeriye, milli eğitimden başka kurumlara kadar önlerini açmış.

Asıl iktidar ve güç sarhoşu FETÖ

Ve günü geldiğinde ise kendini saklamadan cepheden AK Parti iktidarını savaş açmış.
Hani Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ya, “ne istediler de vermedik” diye.
FETÖ de “ne istedikte alamadık” demiyor. İktidarın tamamını istiyor. İşte kıyamette burada kopuyor.
Kürt meselesinden, dış politikaya kadar her konuda sözünü söylüyor.
İktidar ortağı gibi, milletten yetki almış iktidar gibi davranıyor.
AK Parti’nin iktidarının hikmetini bile kendisinde görüyor.
Hani AK Parti iktidarını iktidar sarhoşluğu ile suçluyordu ya FETÖ’nün başı.
Asıl iktidar sarhoşu, güç sarhoşu olan bizzat FETÖ ve onun başı…

AK Parti Beylikdüzü basın toplantısı ve gazetemize saldıranlar…
Dün AK Parti Beylikdüzü İlçe Başkanı Av. İsmail Damat’ın düzenlediği basın toplantısına katıldık.
Ana kademe yöneticileri ve meclis üyeleri basın toplantısında hazır bulundular.
Dokuz ay önce göreve gelen AK Parti yönetiminin neler yaptığını anlatan Başkan Damat, Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çok sert bir şekilde eleştirdi.
Özellikle Meclis Üyesi Seyithan İzsiz’in “Beylikdüzü tarihinin en felaket yönetimi” diye İmamoğlu ile ilgili en sert bir şekilde eleştirmesi ise dikkat çekti. 2 buçuk yıldır susan İzsiz, dün Damat’tan daha da sert bir şekilde konuştu. Bu da yeni dönemle ilgili önemli ipucunun göstergesiydi.
Galiba dünkü basın toplantısı aynı zamanda kongre ile ilgili bir algı çalışması… Dokuz aydır büyük basın toplantısı düzenlemeyenler, kongreye sayılı günler kala basının karşısına çıkıyorlardı.

Gazetemizi basanlar belli…
Şüphe bile yok!

Özellikle AK Parti İlçe Başkanı İsmail Damat’ın basın toplantısına gazetemizi oluşturduğu çetesiyle mafyavari bir şekilde, 18 Temmuz akşamı basan Gençlik Kolları Başkanı Koray Acarlı ile katılması dikkat çekti.
Dört kamera kayıtıyla gazetemizi bastığı teyitli olan.
Bizzat emniyet kayıtlarında olan, savcılığa suç duyurusunda bulunduğumuz Koray Acarlı ve arkadaşlarıyla ilgili bugüne kadar neden bir şey yapmadığını sorduk, Başkan Damat’a.
Mahkemeler karar verinceye kadar herkesin suçsuz olduğunu söyledi Damat.
Biz de kendisine bizi mahkemeye vermesini istedik.
Gazetemizi basan, masalarımızı ve bilgasayarlarımızı kıran.
Gece yarısından sonra güvenliği olan Beylicium AVM’yi basan.
Kapıdan girdiklerinde, kendilerini açıkça Beylikdüzü AK Parti Gençlik Kollarından geldiklerini söyleyen.
Belediye gazetesi diyerek, gazetemizin bulunduğu 3. kata çıkarak 20-25 kişiyle gazetemizi basan Koray Acarlı ve arkadaşlarını savunan Başkan Damat’a şunu bir kez daha ifade edeyim.
Gazetemizi basanların başında
gençlik kolları başkanın var!
Gazetemizi basanların bazılarının gençlik kollarınız üyeleri ve başkanı olduğunu siz de biliyorsunuz biz de biliyoruz, cümle alem de biliyor.
Hakkımızda dava açın, “gençlik kolları başkanımızı asılsız suçladı” diye.
Gazetemizi basanlarla ilgili, dava açıldığında mahkemeye sunacağımız yeni belgelerle konuşacağız.
Gazetemizi basan çete yargılanıncaya kadar, ceza alıncaya kadar takipçisi olacağız. Yetmez, mafyavari bir şekilde işyerimizi dağıtan, AK Parti Gençliği’nin adını kirletenler, yönetiminden uzaklaştırılıncaya kadar bu işin peşini bırakmayacağız.

Son söz: Beylikdüzü AK Parti Başkanı Av. İsmail Damat’a sesleniyorum. Hürriyet Gazetesi’ni basan AK Parti Gençlik Kolları Başkanı görevden alınırken parti yönetimi tarafından, verilmiş bir mahkeme kararı mı vardı? İl Başkanlığı’na, size görüntüleri verdik. Buna rağmen hala Acarlı ve arkadaşlarını savunuyorsanız, sonunda diyeceğim şudur: Baskın emrini siz mi verdiniz? Baskını siz mi teşvik ettiniz? Bunları yapmadıysanız (ki öyle olduğuna inanmak istiyorum) bizzat bildiğiniz halde, neden gençlik kollarını görevden almıyorsunuz, neden hala gereğini yapmıyorsunuz?

Not – 1: Gençlik Kolları başkanınız demokrasi nöbetinde yanında olduğunu söylüyorsunuz ya Başkan Damat. Doğru söylüyorsunuz. Gazetemizin basıldığı saate kadar yanınızda idiler. Ancak Acarlı ve arkadaşları demokrasi nöbetinden sonra gazetemizi bastılar. Şiddete bulaşmış, gazetemizi basmış gençlik kolları üyeniz olan kimilerini Beylicium AVM’ye getirenin görüntüsü elimizde.  Baskının başında bulunan Acarlı, AVM girişinden itibaren gazetemizin bulunduğu kata kadar görüntülerde açık açık belli. Gazetemizi basanların bir iki saat sonra çektirdikleri fotoğraf elimizde. Yetmez o akşam kimlerin kimlerle konuştukları belli…
O gece olaya şahitlik edecek ve baskına karşı olan, ahlaksız bulan, karşı çıkan AK Partililerde belli…

Not – 2: Başkan Damat, size bir soru sormak istiyorum: Yalancı şahitliğin TCK’da karşılığı var mı?

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank