- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Eti Çiğnemeden Yutanlar!

Değerli Dostlar!

Bir dini Bayramı daha geride bıraktık. İnşallah Sağ olursak daha nice bayramlar yaşarız. Önümüzde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı var. Bayramlar ortak sevincin, gururun ve kıvancın birlikte hissedildiği muhteşem günler..

İlk insandan bu güne bu farklı günler geleneksel anlamda kutlana gelmiş.

İNSAN dedim de, İnsanın birçok tanımı var.

Nasıl mı?

İşte, insan soru soran,

sorgulayan,

sosyal, siyasal,

seçici,

vukuf sahibi,

gülen,

alet yapan, vs., gibi tanımlar…

Ama benim en çok tuttuğum başat tanımlardan biri, "İnsan, kendini ifade eden bir varlıktır." tanımı.. Bir insan duygularını, düşüncelerini, düşlerini ne kadar ifade edebiliyorsa o kadardır.

Bilmek, bilinçli olmak, güzel konuşmak, gülmek, bakmak, dokunmak öğrenilebilen edimlerdir..

Bütün sanat türleri insanın kendini daha iyi, daha güzel ifade etmesi için keşfedilmiştir..

Dünya sonsuz mavi bir boşlukta, hem kendi etrafında hem de güneşin etrafında adeta mavi ve yeşil renk ağırlığıyla dur-duraksız dans ediyor.

Bu mavi rengin üzerini güzelliğiyle gözleri kamaştıran güneş sarıp sarmalıyor.

Ağaçlar, ağaçlarda kuşlar uçan birer doğa.

Hava bir başka güzel.

Su bir başka güzel..

Anlat anlat bitmez.

Bu kadar güzelliğe nasıl olur da lanet okunur?

Ne var? Cehalet!!

Cahil kendi iç karanlığını, iç çatışmalarını, çelişkilerini, gittiği her yere taşır.

Bunların yaşamları bir tür boğuntudur.. Bungunluktur. Bunalımdır.

Cahil, önce kendiyle başı püsküllü belada olandır.

Cahil, itin önüne ot, atın önüne et atan kişidir.

Onlar eti ya çiğ çiğ ya da çiğnemeden yutanlar gibidir…