- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Ekmekte Ayakkabı Lastiği Kimyasalı Var

Dünyanın önde gelen hazır gıda restoranlarından biri olan Subway, bundan böyle ekmeklerinden ayakkabı lâstiği ve yoga minderlerine elastiklik kazandırmak için kullanılan “azo-dikarbon-amit (ADA) isimli kimyasalı çıkaracağını açıkladsubwayı.

Şirket “Ekmeklerimizi daha sağlıklı kılma gayretimizin bir parçası olarak USDA (Tarım Bakanlığı) ve FDA tarafından onay verilen azo-dikarbon amiti ürünlerimizde çıkarma hazırlığı içindeyiz. Çok yakın bir zamanda bu katkı maddesi ekmeklerimizde bulunmayacak” diyor.

Azo-dikarbon amit, hamuru beyazlatmak, daha çabuk pişmesini sağlamak ve ekmeğe kıvam vermek için kullanılıyor.

Her şey Vani Hari’ nin başının altından çıkıyor

Bu kimyasaldan kurtulma hareketi www.foodbabe.com [1]  isimli internet sitesinin yaratıcısı Vani Hari tarafından 2012’ de başlatıldı.

Hari, o zamandan beri Subway ürünlerindeki kimyasallar üzerine pek çok yazı kaleme aldı ve bu hafta da Subway’ in ADA kullanmayı durdurması için “online” olarak 67 bin kişi tarafından imzalanan bir dilekçe verdi.

Daha önce Kraft ve Chick-fil-A gibi, ürünlerinde kimyasal kullanan diğer şirketleri de hedef alan Hari, USA dışındaki ülkelerde yasaklanmış olan azo-dikarbon amiti kullanan şirketlerin yola getirilmesini hedefliyor.

Hari, bu katkı maddesinin başka gıdalarda da bulunduğunu ama olimpik atletlerle sponsorluk anlaşmaları olan ve sağlık imajlı projeler için çalışan Subway’ ı bilhassa hedef aldığını söylüyor.

Subway’ in tüm dünyada 41 bin restoranı var.

Endüstri ne diyor?

Amerikan Fırıncılar Birliği (American Bakers Association) CNN’ e şu açıklamayı yapıyor:

“FDA’ nın geçmişte yaptığı araştırmalarda ürünlerde uygun miktarda katkı maddesi olduğu görüldü.

Hamur kondisyoneri olarak pişmiş ekmeğin hacim ve kıvamını belirliyor.

Bu, ekmeğin kalitesini artıran fonksiyonel bir katkı maddesidir ve bunun yerini tutabilecek başka bir madde de yoktur.”

FDA’ nın, azo-dikarbon amitin hamurlarda unun ağırlığının %0.0045’ ni geçmemesi şeklinde bir sınırlaması bulunuyor.

McDonald’s, Starbucks ve Arby’s gibi restoran zincirleri ve marketlerde satılan ekmeklerde de ADA var.

McDonald’s, kendi web sitesinde endüstride kullanılan ADA ile gıdalarda kullanılanın farklı olduğunu bildiriyor.

Azo-dikarbon-amitin marifetleri

Center for Science in the Public Interest‘ e (Kamu Yararına Bilim Merkezi=CSPI) göre azo-dikarbon-amitin parçalanma ürünlerinden biri olan “üretan” kanserojen bir madde.

CSPI, ADA’ nın müsaade edilen azami dozlarda kullanılması durumunda insan nefesinde yüksek miktarlarda üretan tespit edilebildiğini ve bunun da insanlar için düşük de olsa risk yarattığını bildiriyor.

Bir diğer parçalanma ürünü olan “semikarbazit”in insanlarda sorun yaratmayacağı ileri sürülmekle beraber farelerde akciğer ve damar kanserlerine yol açtığını gösteren araştırmalar var.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1999’ da yayınlanan bir raporda ADA’ nın üretildiği veya kullanıldığı tesislerde çalışanlarda astıma yol açabileceği bildirildi.

Subway’ in Amerikan Kardiyoloji Derneği ile de ortaklığı var ve Michelle Obama’ nın “Partnership for a Healthy America” (Sağlıklı Amerika için Ortaklık) isimli kampanyasına da katılma sözü verdi.

Gelelim neticeye

Bu haberden çıkarılması gereken pek çok ders var:

BİR: Endüstri ürünü yiyecek ve içeceklerin ne kadar “sorunlu” olduğunu bir kere daha görmüş oluyoruz.

İnsan sağlığı için emniyeti ispatlanmamış kimyasalları farkına bile varmadan yiyip içiyoruz.

İKİ: Sağlıklı yaşamanın hasta olmamanın birinci şartının “sağlıklı ve güvenli gıdalar” olduğunu bıkmadan usanmadan bunun için tekrarlıyorum.

ÜÇ: Unutmayın, bu talebinizi yetkililere ve topluma duyurmazsanız kimse sizin sağlığınızı düşünmez.

Koladaki karsinojen “metil-imidazol” de tüketicilerin ısrarı ile azaltıldı.

DÖRT: Hatırlarsanız, bizde de senelerdir yediğimiz ekmekteki 17 çeşit gıda katkı maddesi daha geçen yaz kaldırılmıştı.

BEŞ: Hep “sıradan Amerikalının dünyanın en zavallı insanları” olduğunu söylerim; bir defa daha haklı çıktım.

Amerikalıların “deney fareleri” nden farkları yok.

ALTI: ADA’ ya Avrupa ülkelerinde de Avustralya’da da izin verilmiyor.

Bizde bu kimyasal ekmekte veya başka yiyeceklerde kullanılıyor mu, kullanılıyorsa miktarları kontrol ediliyor mu, ilgililerden açıklama bekliyorum.

YEDİ: Kimya endüstrisi çıkıp da bunun insanlar için “zararlı olduğunun henüz kanıtlanmadığını” söylemeye kalkmasın.

Kesinlikle zararsız da olsa, yiyecekleri sadece ağartmasını ve çabuk pişmesini sağlamaya yarayan bir kimyasalı vücuduma girmesini istemiyorum, anladınız mı?

SEKİZ: Subway’ in kardiyoloji âleminin ağzının içine baktığı Amerikan Kardiyoloji Derneği ile “ortaklık” ilişkisine de şaşırmadım.

Gıda ve ilaç endüstrileri birbirinin “ruh ikizidir”.

DOKUZ: Politikacılardan “endüstrinin elinin değmediği” yiyecek-içecek isteyin!

ON: Siz de ekmeğinizi bizim gibi ekşi maya, tam tahıl unu ve sudan kendiniz yapın.

KAYNAKLAR

http://www.chicagotribune.com/business/breaking/chi-subway-bread-chemical-20140206,0,1656905.story [2]

http://www.huffingtonpost.com/2014/02/05/subway-says-its-removing_n_4733185.html?ir=Business [3]

http://edition.cnn.com/2014/02/06/health/subway-bread-chemical/ [4]

http://www.csmonitor.com/Business/The-Bite/2014/0206/Subway-chemical-also-in-yoga-mats-removed-from-sandwich-bread-video [5]