content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

08 Ara

Ve Osmanlıca MEB Müfredatında…

Atillla ilhan gibi bendeniz de medya da yüreklilikle "Osmanlıca MEB müfredatına konmalı" diye yazmaktan kalemimizde mürekkep kalmamıştı!
Çağlayanımız sonunda ırmak olup denize ulaştı.
Feryadımız duyuldu...

2014 Antalya Milli Eğitim Şurası'nda Osmanlıca’nın Liselerde seçmeli ders olarak okutulması kararı aldı.Sevindirici bir gelişme… her ne kadar geç kalınmış bir karar olsa da, bize göre…
.
Bu bir milattır...
"Klasiklerini okuyamayan dünyada tek milletiz!" diye yıllar önce yazdığım makaleyi 'Osmanlıca isterüük' diye çarpıtan güruhlar bilmeliler ki;
-dil ve edebiyat- siyaset ve ideolojiye kurban edilemez! (Hele de bizim siyasetle hiç işimiz olmadı/olmaz...)
Tek derdimiz çocuklarımızın 'Muasır medeniyet seviyesinde, kaliteli eğitim almasını istemek, ayağını yere sağlam basarak...
Günümüzde liderliğini koruyan İngilizce 600 bin civarında kelime ile konuşulurken, bizim ecdadımız "1 milyon kelimeyle dünyanın en zengin dilini" konuşuyordu!
Şuan ne kadardır,tahmin edin?
Basına yansıyan (...) Türk Dil Kurumu'nun güncel Türkçe sözlüğünde 111 bin 27 kelime bulunuyor. Bunun 14 bin 1981’i yabancı kökenli....detayını merak edenler internetten bulabilirler...
.

Bir Araştırmacı yazar olarak zaman zaman Osmanlı Arşivleri'ne girdiğimizde utanıyorduk! Çünkü gelen Araştırmacıların çoğu yabancı!
Yabancılar bizim arşivlerimizden öğrendikleri ile bize caka satıyorlar!
Arşivlerimizi tarayarak topladıkları bilgileri yurtdışında kitap olarak yayımlıyorlar. Bizde onların yazdıklarını hem de 'kaynak' diye okumak zorunda kalıyor(duk)uz.
Ne kadar acı verici bir hokkabazlık değil mi! İşte buna dur denilmesi gerekiyordu. Bu, eğitim sistemizde aksayanlarımızdan sadece biri idi.


"Osmanlıca istemezüüük!" diyenlere sormak lazım şimdi;
Osmanlıca üniversite müfredatında var iken, liselerimizde neden olmasın?
İngilizce, Fransızca… var iken bizim 'ata dilimiz' neden olmasın! ki Osmanlıca dünyanın en zengin dillerinden biri iken…
"Ortaçağa mı...!" diye endişe edecek bir durum asla olamaz. Bende dahil kimse dilimizi değiştirelim demiyor.
Güçlü geleceğimiz için geçmişimizi iyi anlamalıyız...
Hafızamızı silmeye çalışan İngiliz Baronların çocukları Şekspir'i (William Shakespeare) okuduğu kadar benim ülkemin çocuklarının da M.Akif, Şinasi, Nedim, Baki, N.Kemal… eserlerini orijinalinden okumaya ihtiyacı ve dahi hakkı var...
Çünkü Türk Edebiyatı üçe ayrılır:
Eski Türk Edebiyatı, Halk Edebiyatı, Yeni Türk Edebiyatı.
Eski Türk Edebiyatı'nın neredeyse tamamını oluşturan Divan Edebiyatı'nı ne yapacağız? Yok mu sayacağız? İstediğiniz kadar latinceye çevirin orijinalinin ruhunu yakalamak ne mümkün! Ve de anlamak! Ancak ezber olur ki, vaziyette bundan ibaret. Bunlar hep bizim kökümüz...
...

Kendisi ile yapılan birçok röportajında, Selçuklu'nun ve Osmanlı'nın mirasını savunan Atilla İlhan, okullarda Arapça ve Osmanlıca ders olarak okutulsun istiyordu.

Attila İlhan Doğulu bir aydın olduğunu söylerken, kendi toplumunun değerlerini hiçe sayarak küçümseyen, tarihsel köklerine sırt çeviren anlayışları eleştiriyordu.

Bu fikrin mücadelesini özellikle ulusal kültür alanında veren Atilla İlhan'na göre Selçuklu ve Osmanlı bileşiminin oluşturduğu kültür, ulusal kültürün temelini oluşturmalıydı.
Arapça ve Osmanlıca liselerde okutulmalıydı. Türk insanının aydın sayılabilmesinin ölçüsü, Nutuk'u orijinal dilden okuyabilmek, o kavram zenginliğine sahip olmaktı. Kendi ifadesiyle;
"16.yy'da yazılmış bir Fransız şiirini okuyan herkes anlayabiliyor.
Ama aynı dönemde yazılmış bir şiirimizi doğru dürüst kimse anlamıyor. Böyle giderse yakında Türkler geçmişlerine dair hiç bir şey öğrenemeyecekler. Bu bir toplum açısından ne kadar acı bir durum"du.
Şiirini de bu çerçevede "halk ve divan edebiyatı kaynaklarından yararlanarak, bunlardan çağdaş bir içerik üretmek olarak" tanımlıyordu.
Ulusal bir bileşime ulaşmak için hem halk edebiyatından hem de divan edebiyatından yararlanmak gerektiğini savunuyordu. Ondaki tutku, ülkenin tüm değerlerini kendi kişiliğinde yoğurarak, ulusal bir sentez yaratmaktı. Ve bu alanda çokta başarılı oldu.

Ağaç kökleri üzerine durur.
Atilla İlhan ruhun şad olsun… ülkemin çocuklarının bağrında O çiçek açtı…
...
Not:Yıllar öncesinden yazdığım, işte ses getiren o makalem; konunun bütünlüğü açısından okumanızı istirham ederim;şu linki tıklayınız. Kendi klasiklerini okuyamayan dünyada tek milletiz!
.

Etiketler : , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank